Zeynep Munzur “Uyanış”

1969 yılında Ankara’da doğdu. Eğitimine Almanya’da başlayıp, TED Ankara Kolejinde tamamladıktan sonra Ankara Ünıversitesı’nde Ingiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuştur. Davranış Bilimleri ve işletme alanlarında lisansüstü dereceleri vardır. Ailesi arasında müzisyenler olan sanatçı, küçük yaşlardan üniversite eğitimine kadar piyano ve resim dersleri aldı. İleri ki yıllarda Sabri Akça atölyesinde çalışarak, 1993 yılında profesyonel resim kariyerine adım attı. 1995 yılında ilk karma sergisine katıldı. Akademik kariyerine İstanbul’da devam ederken resim yapmaya ve sanat etkinliklerini takip etmeye çalışan Munzur son yıllarda başarılı mentörler il-e yoluna devam ederek birçok karma sergiye katıldı. 2020 yılında Ankara’ya tekrar dönerek, Mart 2022’de ArtAnkara Çağdaş Sanat Fuarinda “Reenkarnasyon” isimli koleksiyonu ile Ankaralı sanatseverlerle buluştu. Mart 2023, 9.ArtAnkara Çagdaş Sanat Fuarında “Uyanış” isimli koleksiyonu ile tekrar izleyenleri ile bir araya gelmiştir. Doğu kültürü ve inançlarıyla ilgili kitaplar onu gençliğinden beri çok etkilemiştir. Resimlerinde Zen ve Tibet Budizm’ınin düşünce zarflarını yaratıcılığıyla soyutlamaktadır. Bu soyut formları oluşturarak; eserlerinde estetik değerlerini bir bütün olarak izleyiciye hissettirmeye çalışır. Munzur izleyicinin düşüncelerine yer verdiği, doğu kültürü inançlarıyla ilgili duyguların üretimi için soyutlamanın uygun bir tarz olduğunu benimsemiştir. İç dünyasını biğmsizlilde bütünlük içinde anlaşılır ve çağdaş bir üslupla ifade etmeye çalışırken, sanatında renk ve anlam uyumunu sağlamaya büyük önem verir. Çalışmaları, toplumun yapısal bütünlüğünü ve somut kompozisyonlarını soyutlama, biçim ve içerik birliğini ve bireysel, toplumsal ya da toplumsal nedenlerle somut olarak algılanamayan durumları yansıtma çabasıdır. Munzur, tek çıkış yolunun ışığı düşünerek kendimiz olacağını benimseyen ve eserlerinde hep ışığı arayan soyut bir dışavurumcudur. Bu yolda yürümenin kendisi için daha doğmadan tasarlandığına inanmaktadır. Bu yoldan yürürken sanatı ile izleyenlerin tuvallerinin içine girmesini ve izleyenlerinin düşüncelerinin aydınlanmasını umarak daha iyi bir dünya yaratmaya çalışmaya devam edecektir. Sanat anlayışı, renk, ton ve hareketle şekillenen sanatçı her eserine bir anlam yüklemektedir. Eserlerinde her türlü olayı, her seferinde farklı bir düzen ve çarpıklık içinde ortaya koymak için dokular veya kalın katmanlar aracılığıyla ifade etmektedir. Resimlerinde renklerin zıtlığına önem veren sanatçı, zaman zaman tuvalin’ grileştirse de çalışmalarında her zaman bir hayat ışığı göze çarpmaktadır. Işıltılı renklerle tuvalini ısıtarak; sarı ve turuncuyu sık sık hayatın her koşulda güzel olduğunu bildiğinden izleyiciyi kucaklamak için kullanmaktadır. Tuvaldeki boyaları kazıyarak ise-hayatında yaşadığı sevgiyi, şefkati ve acıyı ortaya çıkarmaktadır. Munzur, eserlerinde izleyicinin bir düşünce yolculuğuna çıkmasını ve her şeyin bir formunun olduğu bu dünyada, soyutlama ile düşünce arasında bir bağ kurmasını umuyor. Her izleyici, her eserinde farklı bir düşünme ya da akıl yürütme süreci yaşayacağından, her yeni izlenimle eserlerinin yeniden doğacağına ve ölümsüz olacağına inanmaktadır. Kendisi bu düşsel seyahat eden ve yaptığı her eserle yeniden doğan bir sanatçıdır.